Istanbul'da Ayşe Tokyaz Cinayetinde Şok Edici Detaylar! Kimliği Teşhis Edilemedi!

İstanbul’un Eyüpsultan ilçesinde 13 Temmuz'da meydana gelen cinayet, herkesi derinden sarstı. Hatay'dan üniversite eğitimi almak amacıyla İstanbul'a gelen 22 yaşındaki Ayşe Tokyaz, sosyal medya aracılığıyla eski bir polis memuru olan C.K. ile tanışmıştı. Bir süre birlikte olan Tokyaz, maruz kaldığı şiddet nedeniyle ilişkiyi sonlandırmaya karar verdi. Genç kızın ayrılma arzusunu duyan C.K., öfkeyle kontrolden çıktı. Ayşe Tokyaz'ı ailesiyle tehdit eden C.K., son bir kez daha buluşmak istedi. Genç kız, Küçükçekmece'deki C.K.'nın evine gitti, ancak bir daha kendisinden haber alınamadı. 4 gün sonra Ayşe Tokyaz'ın cesedi Eyüpsultan'da bir valizin içinde bulundu. Olayla ilgili başlatılan soruşturmada ürpertici ayrıntılara ulaşılmaya başlandı. İşte bu korkunç cinayetin detayları...

YÜZ TANIMAK MÜMKÜN DEĞİLDİ

Genç kızın, cinayet zanlısı tarafından kafasına sert bir nesneyle vurularak öldürüldüğü, ardından C.K. ve yanında başka bir şahıs tarafından valize konularak evden çıkarıldığı ortaya çıktı. C.K., cenazeyi taşıdığı araçla Küçükçekmece'den Eyüpsultan Mithatpaşa Mahallesi’ne doğru hareket ederken, genç kızın cesedinin bulunduğu valizi bir yeşillik alana bırakmış. Ayşe Tokyaz’ın bedeninin bütünlüğünün bozulduğu ve yüzünün tanınamaz hale geldiği belirlendi.

CİNAYET SONRASI TEMİZLİK VE BOYA İŞLEMLERİ

Güvenlik kameralarındaki görüntülerin incelenmesi sonrasında, eski polis memuru C.K. dahil olmak üzere toplamda 6 şüpheli gözaltına alındı.
C.K.'nin evdeki kan izlerini yok etmek amacıyla öncelikle evi kırmızı renge boyadığı, ardından da temizlik yaptırdığı anlaşıldı.

"ÜZÜNTÜDEN BAŞIMI DUVARLARA VURUYORUM"

Kız kardeşinin katil zanlısıyla 5 ay önce evlilik vaadiyle tanıştığını belirten Esra Tokyaz, “Ayşe tokya, benim tek yumurta ikizimdi. Hatay’dan üniversite okumak için İstanbul’a geldik. Hemşirelik bölümünün son yılındayız. Kız kardeşim, C.K. ile 5 ay önce evlilik vaadiyle tanıştı. C.K., kardeşimi kaçırdı, bunu fark edince hemen polis çağırdım. Daha sonra C.K. beni görüntülü aradı; o sırada kardeşimin yerini sorduğumda cevap vermedi. Ona kardeşimi bırakmasını, ardından istediği neyse yapmasını söyledim. Kardeşimi bir yerlerde bıraktığını belirtmişti ve sonuç olarak kardeşimin cesedini bir yere koymuş. Adli Tıp Kurumu'na gittiğimde sarsıldı ve başımı duvarlara vurdum. Daha sonra uzun bir süre sonra kardeşimin cenazesini aldım ve Hatay'a getirdim” ifadelerini kullandı.

"KARDEŞİMİ KİMSEYE GÖSTERMEDİM, GÖRÜNMEYECEK HALDEYDİ"

İkiz kardeşinin tanınmayacak derecede olduğunu ve cesedini kimseye göstermediğini dile getiren Esra Tokyaz, “Kardeşimi son olarak çarşamba günü Mecidiyeköy’de gördüm. O günden sonra bir daha görüşemedim ama sesini duydum. O gün zaten onun yanına gittiğimde eşyası oradaydı. C.K. kapıyı açtığında ‘kardeşin burada değil’ dedi. Ama kardeşimin ayakkabıları kapının önünde duruyordu. Ayşe, mutlu olmak istiyordu. C.K. ona çok sevgi beslediğini, ona değer verdiğini hissettiriyordu. Kardeşim, C.K.'nın kendisine gelinlik ve yüzük fotoğrafları gönderdiğini, eğer çocuğum olursa isminin ne olacağını konuştuklarını ifade ediyordu. Kardeşim, bu güzel sözlere kapıldı. Bugün defin işlemi gerçekleşti. Hatay’a bugün ben kardeşimi getirdim. Kardeşimi kimseye göstermedim, o haldeydi. Sadece ben gördüm ve kimseyle yaklaşmamaya çalıştım. Annemi bile yakınlaştırmadım ve sadece önlerinde durdum. Şu an güçlü olmak durumundayım, benim dışımda kimse yok. Adli tıpta yalnız olduğum için aileme haber verdim. Onlar da yanımda oldular. Beraber kardeşimi getirdik ve gereken tüm işlemleri yaptık. Şu anda kardeşimin acısını hissetmiyoruz; öncelikle adalet talep ediyoruz, ardından acımızı yaşayacağız. Adalet istiyorum" şeklinde konuştu.